21 Nisan 2009 Salı

UTANGAÇ ŞAFAK

Binlerce yıldır, gün doğmadan önce;
Çoban yıldızı gök yüzünde yol gösterirken,
Dilek tutmaya davetkar yıldızlar bilinmeyenden gelip uzak ufuklara akarken,
Saman yolu  süt beyaz  parlaklığıyla hayal dünyalarının kapılarını aralarken,
Yola düşerler;
Çobanlar,
Kervanlar,
Irgatlar,
Denize açılan balıkçılar,
Sevgililere yetişmeye çalışan yolcular.
Pencerelere, bahçelere, dağlara çıkar gün doğumu aşıkları.
Büyüsüne kapılırlar; 
Şahit olduklarında 
Pembe, sarı renkelerine gün doğumunun
Ve kan kırmızı kızıllığına Şafak vaktinin,
Türlü hayallere dalarlar, 
Belki sevgiliyi yaşarlar yüreklerinde,
Belki yüreklerinde anlatırlar, hiç konuşulmamış sevdalarını,
Belki de özlem duyarlar geride kalan aşklara, kara sevdalara, 
Homeros'un Odysseia'sının dizelerinde dillendirilir; 
Gündoğumunun pembe - sarı renkleri ve Şafak vaktinin kızıllığı.
Her yeni gün EOS ile başlar, 
Sabah Tanrıçasıdır Eos, "Gül Parmaklı Şafak" diye de anılır,
Narindir, yumuşaktır.
Bir de kardeşi vardır, Güneş.
Ak köpükler içinde ateş soluyan dört altın at çekmektedir arabasını,
Gül Parmaklı Şafak, kardeşinin gelişini haber verir gökyüzünü pembe ve sarıya boyayarak,
Tanrıların en kaba ve vahşi olanı, 
Savaş tanrısı Ares tutkuyla bağlanır narin ve yumuşak tanrıçaya,
Gül Parmaklı Şafak'ın yolunu gözleyerek ansızın karşısına çıkıverir,
Tanrıça da Aresten etkilenir.
Ares ile gönül ilişkisi olan Aşk Tanrıçası Afrodit çok kıskanır Eos'u,
Lanetler, kalbini genç ve ölümlü  erkeklere karşı bitmez tükenmez, dindirilmez bir arzu ile doldurur.
O günden sonra Gül Parmaklı Şafak 
Her yeni güne başlarken
Odalarını arar durur uyumakta olan genç erkeklerin,
Onlarsız yapamadığı için de çok utanır,
Bu utançtandır sabahları Şafak vaktinin kızıllığı.
Sabahları  kalktığımızda,  gün doğumunu seyrederken,
Şafak vaktinin kızıllığında 
Eos'un bitmez tükenmez aşkını ve utangaçlığını hatırlayabiliriz,
Belki de kalbi saf - tertemiz sevgi ile dolu olanlar,
Gül Parmaklı Şafağın utangaç aşk şarkılarını duyabilirler 
Gün doğumunun renklerinde.
Aşk ile Sevgi ile kalın.

21.04.2009/İstanbul 
http://gecmiszamanyolcusu.blogspot.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder